Buradasınız
Anasayfa > KÖŞE YAZARLARI > *- KISACA ‘ÇALINTI’ DEMEK! YAŞAR EYİCE

*- KISACA ‘ÇALINTI’ DEMEK! YAŞAR EYİCE

Sosyal Medyada Paylaş

‘Emek çok değerlidir…

Hiç kimse, bir başkasının emeğine göz dikmesin.’ denir ama uygulamada böyle mi?

Emek hırsızlarını bilmeyenimiz mi var?

Ama onlar kendilerini hep sütten çıkmış ak kaşık gibi tanıtırlar…

Hatta tanınırlar…

Bunlar fırsatçıdırlar, genelde insanların aciz durumlarından yararlanırlar, çaresizliğini kendilerince değerlendirirler.

İşçinin hali ortada…

Nafakasını günlük çıkarmak isteyenlerin de…

Ama bir de elinde mala ya da bir aletle becerisi olmayan ya da ileri yaştakilerin bu hallerinden yararlananlar var ki, bu vicdansızlara ne dense yeridir…

Bir musluk tamiri, ya da ampulü takmak, ya da bir odanın badanası için hak etmeden isteyip aldıkları para için ‘Haram olsun!’ dan başka ne diyebiliriz?

Aslında bizim öğrendiğimiz, ‘İşçinin hakkının teri kurumadan verilmesi’ dir..

Bir de bu tür insanlarımız var…

Bunlara ne demeli…

Gerçekte iki ucu kirli değnekten farkı yoktur yaşantımızda bunların…

*- KOPYACILAR

Geçen hafta bir sözcük gündeme geldi…

‘İntihal!’

Ne demek bu?

İntihal bir kişinin kendi eserinde başkalarına ait söz, düşünce ya da fikirleri kaynak göstermeden kullanmasına denir.

Bunu kim yapıyor?

‘Büyyük!’ dediğimiz kimseler…

Profesörler…

Ya da yazarlar, gibi…

Ama arada bunlardan para sızdırmak için ‘yalan’ söyleyenlere iftira atanlar az değildir…

Televizyonlara, gazetelere, siyasetçilere, üniversitelere, bilim insanlarına, düşünürlere, öğrencilere konu olan bir Rektör vardı geçen günlerde…

Adı önemli değil, Reis’in takdiri ile Türkiye’nin en önemli üç üniversitesinden biri olan Boğaziçi’ne gönderildi.

Kıyamet koptu..

Bu konular çok konuşulduğu ve yazıldığı için geçiyorum…

Bizimle ilgili olan ise ‘intihal’ idi…

Ona sordular, makalelerindeki alıntıları…

O da cevap verdi:

‘Alıntıları tırnak içine almayı unutmuşum!’

O zaman ne oluyor?

Bir başkasının fikri kendisinin oluyor…

Hadi görmedi, ‘Makalesini, tezini kabul eden kendisinin hocaları da mı görmedi, düzelttirmedi?’

Gelmiş geçmiş…

Hadi kıskananlar bunu çıkardığını kabul edelim biz de unutalım, görmezden duymazdan gelelim…

*- KENDİNDEN SÖZ ETTİRMEK Mİ İSTİYOR?

Ama şuna ne denir?

‘Son Siyah’ kitabının yazarı Evrim Duyal Akses, Star TV’de yayınlanan ‘Akrep’ dizisinin kendi romanından konu ve beş karakterin alınmasıyla meydana getirildiğini söyleyerek, senarist Erkan Birgören ve yapımcı 1441 Prodüksiyon’a intihal davası açtığını açıkladı.

Sözlü açıklamasında davasının kişisel olmaktan çok öte olduğunu vurgulayan yazar, intihal konusunun toplumu ilgilendiren etik bir sorun olduğunu belirterek şu cümleleri kurdu;

‘Bugün pek çok yazar, acaba çalınır mı korkusuyla eserlerini bir yerlere gönderemiyor.

Eserimi korumaya çalışıyorum.

Sanatı ve hakları korumaya çalışıyorum.

Emek çok değerli.

Hiç kimse kimsenin emeğine göz dikemesin, intihale cüret edemesin istiyorum.’

Artık siz bu yazdıklarımı genişletin..

İsterseniz medyada tanıdıklarınızın yazdıklarınızın eserlerine bir bakın, inceleyin sonra da onlar hakkında kararınızı verin.

Çünkü minareyi çalan kılıfını hazırlıyor.

*- DÜĞÜN FOTOĞRAFLARINDA PANDEMİ SEÇİCİ OLDU

İzmir’de fotoğraf sanatçısı Sıddık Gedik (30), pandemi döneminde düğün fotoğrafları için seçilen adreslerin kalabalık alanlar yerine doğal fon özelliğine sahip ormanlık alanlar ve deniz kenarları olduğunu söyledi.

Fotoğraf sanatçısı Gedik, ‘Klasik yerlerin dışında alışılmamış yerler isteniyor. Bu yüzden biz de hep farklı mekanları buluyoruz. Çok farklı talepler gelebiliyor. Bu yüzden elimizden geldiği kadar farklı yerlere götürüyoruz. Pandemi döneminde çok sıkıntılar yaşadık. Ama üstesinden geliyoruz. Müşterinin isteklerine göre elimizden geldiği kadar yardımcı oluyoruz’ dedi.

Meraklısı çok olduğu için izinli olan fotoğrafları paylaşıyorum…

*—
Yaşar EYİCE0532 781 95 18E-Posta:yasar.eyice@gmail.comTwitter: @Yeyicee
Facebook:  yasar.eyice.311

Bir yanıt yazın

Top