Nâzım’ın Karşılıksız Aşk’larından: Suat Derviş / BAHA SADIK AKINER KÖŞE YAZARLARI by admin - 2 Mart 20220 Sosyal Medyada Paylaş“Ağlasa da gizliyor gözlerinin yaşını; Bir kere eğemedim bu kadının başını… Kaç kere sürükledi gururumu ölüme, Fırtınalar yaratan benim coşkun gönlüme… Cevapları öyle heyecansız ki onun, Kaç kere iman ettim, hiçliğine ruhunun… Kaç kere hissettim ki, yine bu gece gibi Güzelliğin önünde, dolup, çarpmalı kalbi… Ne mehtabın aksine yelken açan bir sandal, Ne de ayaklarında kırılan ince bir dal, Onun taştan kalbini sevdaya koşturmuyor… Bir çiçeğin önünde bir dakika durmuyor… Dönüyoruz yine bir uzun gezintiden, Gönlümün elemini döküyorken ona ben… O bana kendisini gülerek naklediyor, Bilseniz mavi boncuk nasıl yaraştı diyor… Ya bu kadın delidir, yahut ben çıldırmışım! Ben ki birçok kereler kırılmışım, kırmışım… Ömrümde duymamıştım böyle derin bir acı! Birden onun yüzüne haykırma ihtiyacı… İçimde alev alev tutuştu yangın gibi Bir dakika kendimin olamadım sahibi… Hiç olmazsa hıncımı böyle alırım dedim, Yolda mağrur duran gölgesini çiğnedim…” Gün, Nâzım Hikmet dostlar… Güne, Nâzım Hikmet’in 1920 yılında Suat DERVİŞ için yazdığı “Gölgesi” adlı şiiriyle başladık güzel insanlar… Suat DERVİŞ ki; Nâzım gibi, Sabahattin ALİ, Ahmet Hamdi TANPINAR, Attilâ İLHAN, Orhan KEMÂL gibi ustaları bir dergi çatısı altında toplamış güçlü bir kadın… Aynı şimdiki gibi birçokları ağzını açmaktan, kalemini oynatmaktan korkarken ömrünün sonuna kadar faşizmin karşısında durmuş güçlü bir kadın hem de… Ve Usta’ya bu mısraları yazdıracak kadar güçlü bir kadın… ***** Bu Şiir ki; Sevdiceğinin sesinden dinlemek ya da gözlerine baka baka Sevdiceğine söylemek… Ahh ki, ahhhh! Bu Şiir ki başlı başına ‘Sevgi’nin tarifi’ demek… Rivayet o ki; bu Şiir, Aşk’ına karşılık bulamayan Nâzım Hikmet tarafından Suat DERVİŞ’e yazılır. Suat DERVİŞ ise “Fosforlu Cevriye” romanında polisten saklanan bir devrimcinin hikâyesini anlatır ya… Ve yine rivayet o ki; bu devrimci, Nâzım Hikmet’in ta kendisidir… Romandaki gibi; aynı mahallede komşu olan, hayatları hep mücadele içerisinde geçen iki eşsiz insan… Suat DERVİŞ ve Nâzım Hikmet… Bugünkü konuğumuz Nâzım ya; konumuz ise yine, yeniden Nâzım’ın Aşk’ları… Çok oldu Nâzım’ın tek taraflı Aşk’ları… Tek taraflı derken, plâtonik değil… Nâzım, Sevgi’sini, ilgisini belli eder; adına Şiir’ler yazar, beğendiği kadına Aşk’ını söylerdi… Çok da reddedildi… Bu yine bir, Nâzım’ın tek taraflı Aşk’ının hikâyesi… ***** Seyfi Cenap BERKSOY, Selami İzzet SEDES, Nizamettin Nazif TEPEDELENLİ ve Reşat Fuat BARANER olmak üzere hayatı boyunca 4 evlilik yapar Suat DERVİŞ… Dadılar, hizmetçilerle dolu büyük bir konakta açar gözlerini dünyaya Suat. Liseye kadar evde eğitim görür. Arapça, Farsça, Alman dillerini çok iyi derecede; Fransızcayı ise aksansız konuşmayı öğrenir. Felsefe, mantık, astronomi, matematik, edebiyat ve müzik eğitimi alır… Küçük yaşlardan itibaren okumaya ve yazmaya eğilimi vardır… Suat DERVİŞ ki; gençlik yıllarında açık kumral saçları, beyaz teni ve mavi-yeşil gözleriyle alımlı bir kız. Annesinin makyaj malzemelerini gizlice kullanarak süslenir. Belki de ömrü boyunca dillere destan olacak bakımlı olma alışkanlığını, genç kızlığının bu ilk döneminde kazanır. Bu arada etrafındaki erkeklerin dikkatini çekmekten hoşlandığını fark eder. Hem umursamaz, hem de flörtöz davranışlarıyla erkeklerin akıllarını başlarından alır… Aynı mahalle çocuklarıdır, evet. Ve Nâzım Hikmet ile ilk kez Birinci Dünya Savaşı sırasında babasına hastaneye yardım etmeye gittiğinde tanışır… O kişi; çocukluğundan beri tanıdığı aile dostları Hikmet Bey ve Celile Hanım’ın onunla yaşıt oğulları, yakışıklı Nâzım Hikmet’tir. Nâzım Hikmet o dönemde Heybeliada Bahriye Mektebi öğrencisidir… Suat’la Nâzım, zaman içerisinde yakınlaşırlar. Toplu hâlde yapılan uzun geziler, yerini gizli ve baş başa geçirilen saatlere bırakır. Birlikte uzun kır gezileri yaparlar. Moda’da güneşin batışını izlerler, belki de birbirlerine şarkılar mırıldanırlar. Kim bilir? Bunların hiçbirini bilemesek de Nâzım’ın Suat’a yazdığı bu Şiir’i okuduğumuz zaman tahminde bulunmak hiç de zor değil. Duygusal ve romantik Nâzım’ın bu kıza âşık olmaması ise imkânsız… Fakat o yıllarda Suat, kendisine âşık olunduğunda gülüp geçen, tuhaf ve biraz da şımarık bir kızdır. Bir gülümsemesiyle karşısındakini heyecanlandırsa bile Çerkez kökenlerinden gelen vakur duruşuyla âşığını şaşkına da çevirmesini bilir… Suat’ın kız kardeşi Hamiyet, Suat ve Nâzım bir araya geldiğinde; kızlar, “Şair” diye çağırdıkları Nâzım’ın okuduğu dizelere hayran olurlar. Nâzım bu! Kendini bildi bileli Şiir yazar ve yazdığı Şiir’leri sevdiklerine okur… ***** İlk Şiir’i henüz 16 yaşındayken basılır Suat DERVİŞ’in. Hikâyesi de ilginçtir… Nâzım Hikmet’in ailesi, Suat DERVİŞ’in ailesiyle komşu ve ahbap ya; bir gün Suat DERVİŞ’lerin evinde Nâzım, Suat evde yokken çalışma masasında unuttuğu “Hezeyan” isimli Şiir’ini okur ve çok beğenir. Suat’ın annesinin izniyle Alemdar Dergisi’ne Yusuf Ziya ORTAÇ’a gönderir. Şiir beğenilir ve dergide yayımlanır… Suat DERVİŞ, Şiir’i basıldıktan sonra bu olaylardan haberdar olur ve Nâzım’a çok sinirlenir. Ama içten içe bu durum gururunu okşar ve o saatten sonra hep yazar da yazar… Nâzım bu! Bir dünya ozanı… Böylece, yine Nâzım’dan etkilenen ve Nâzım sayesinde edebiyatımıza eklenen bir yazın insanı daha doğar… Çok Aşk’ları, çok kadınları oldu, evet. Çoğunu da karşılıksız sevdi. Bu yine bir, Nâzım’ın tek taraflı Aşk’ının hikâyesidir dostlar… Share on Facebook Share Share on TwitterTweet Share on Pinterest Share Share on LinkedIn Share Share on Digg Share