Birkaç gündür Türkiye’de, özellikle ‘kadın kuruluşları’ ile önemli hukuk kuruluşları, barolar ve bazı avukatlar önemli bir karara itiraz ediyorlar.

Biliyorsunuz;

Bir olay adliyeye düşünce, yani mahkemesi başlanınca fikir üretmek yasak.

Ama karar sonrası her türlü, lehte ya da aleyhte yorum yapılabilir. Ya da görüş belirtilebilir.

Okuyucularım anlamışlardır, neden söz ettiğimi;

Muğla’da, üniversite öğrencisi Pınar Gültekin’i katleden Cemal Metin Avcı ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırıldı, ancak cezası ‘haksız tahrik indirimi’ sonucu 23 yıla indirildi.

Şimdi yine, kadına karşı işlenen suçlarda verilen iyi hal, ceza ve tahrik indirimlerinin kaldırılması için imza kampanyası başlatıldı.

Söylenen ve istenen açık ve net:

‘Kadına karşı işlenen suçlarda erkeklere verilen iyi hal ve haksız tahrik indirimi kalksın!’

Kampanyayı başlatan, bizden de destek isteyen Gözde Salur isimli bir yurttaşımız.

Aslında bu kampanya, Özgecan Aslan’ın vahşice öldürüldüğü kara gün olan 11 Şubat 2015’ten sonra başlatıldı.

Gözde Salur Hanım, ‘Talebimiz, kadına karşı işlenen suçlarda erkeklere verilen iyi hal, ceza ve tahrik indirimlerinin kaldırılması.

Kampanyaya verilen 1 milyonu aşkın imza sayesinde çok önemli adımlar atıldı.

Yasa 2016 yılında TBMM’ye sunuldu ama teklif kabul görmedi.

Üzülerek söylüyoruz ki, Özgecan Arslan’dan sonra yüzlerce kadın daha, erkek şiddeti nedeniyle hayatını kaybetti, kaybetmeye devam ediyor.

Bugün hâlâ, eşini öldüren bir erkek sadece duruşmada kravat taktığı için indirim alabiliyor.

Aynı şey bir kadın için geçerli değil.

Bir kadına tecavüz eden erkek, kadın mini etek giydiği için tahrik indirimi alıyor.

Biz bunun yanlış ve adaletsiz bir uygulama olduğunu anlatmak istiyoruz.

Kadına karşı işlenen suçlarda erkeklere verilen iyi hal, ceza ve tahrik indirimleri kaldırılana kadar mücadelemize devam edeceğiz!’ diyor.

Umarım bu konuya tüm siyasilerimiz omuz ve el vererek çoğunluğun mutlu olacağı bir yasanın çıkmasını sağlarlar.

*- SEFERİHİSAR’DA NE OLUYOR?

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı daha önce ‘küçük ama önemli’ bir ilçenin Seferihisar’ın belediye başkanı idi.

Gerek yandaşlar, gerekse AKP tarafından çok tenkit edildi.

Hatta şimdiki başkan da sık sık nasibini alıyor.

Daha geçen gün Karayollarının yani devletin Seferihisar oto yolunu yaptığını ama ara sokakların geçilemeyecek durumda, delik deşik olduğunu iddia ettiler.

‘Ne oluyor?’ dedim ve öğrendim.

Meğer Seferihisar’a yeni yağmursuyu hattı yapılıyormuş…

İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü’nün, kentin turizm potansiyeli yüksek ilçelerinden Seferihisar’da başlattığı yağmursuyu hattının yapımı sürüyor.

Payamlı Mahallesi’ne bağlı Deniz Caddesi ve 5051 Sokak’ta devam eden 4,5 milyon liralık yatırım sayesinde ani yağışlarda bölgede yaşanabilecek taşkınların önüne geçilecek.

İZSU, Seferihisar’ın Payamlı ilçesinde taşkınları önleyecek projeyi 4 buçuk milyon liralık yatırımla hayata geçiriyor.

İmalatları devam eden proje kapsamında bölge daha güçlü ve sağlıklı bir altyapıya kavuşacak.

Çalışmalar kapsamında, Deniz Caddesi ve 5051 sokakta su geçirgenliği sağlayan betonarme menfez imalatı da yapılıyor.

İnşa edilen menfezler yağışların karayolları ve demiryollarının altından geçmesini sağlayarak toplanan suların yollara zarar vermesinin önüne geçiyor.

*-