*- İÇİMİZ YANIYOR, KİME NE? / YAŞAR EYİCE Genel by admin - 24 Ocak 202524 Ocak 20250 Sosyal Medyada Paylaş Daha çok konuşulur, sonra da her zaman olduğu gibi unutulur; Facianın sorumluluğu kimde? Turizm Bakanı Bolu Belediyesi’ni, Belediye Başkanı bakanlığı suçluyor, Yandaş medya grupları da, birilerini aklamaya çalışıyor. Hep böyle olmuyor mu?! Yandaş dediğim, bölünmüşlerin iki yanı için de geçerli! Benim senin için yanıyormuş, bunlar için önemli mi? Benim asabımı, yani sinirlerimi hoplatan şu: İçimizdeki bazı kesimler, ‘Oh olsun!’ der gibiler, sosyal medya paylaşımlarında. Bir faciada birlikte olamıyorsak, hangi konuda olacağız? Trafik kazalarında kim hırsla, küfürle, yumruklarını sıkarak aracından çıkıyorsa, hemen ehliyeti de iptal edilecek. Bence, kim ve kimden yana olursa olsun, Bolu’daki bizi yüreğimizden vuran, bu kadar vatandaşımızı ailecek yok eden yangın faciasına, aynen yıllar önce -‘Yalova depreminde de olduğu gibi’- yaralarımızı kaşıyan mail atıp, yorum yapıyorsa, şimdi moda olduğu gibi ‘Halkı kin ve düşmanlığa sevk ettiği’ kabul edilerek, hemen ilk celsede ellerinden Türk vatandaşlığı kimliği geri alınmalıdır. Bunda samimiyim. Nedir bu rezalet, nedir bu gaddarlık… Bunlardan her şey beklenir… Söylediğim geniş açılı bir konudur. Ayrıca görüyor ve yaşıyoruz; Bolu’nun Kartalkaya ilçesinde meydana gelen ve son belirlemelere göre 79 kişinin ölümüyle sonuçlanan otel yangını, iktidar ile muhalefet arasında sorumluluk kavgasına neden oluyor *- BİZ Mİ DÜŞÜNECEĞİZ? Bu arada yurdun dört bir yanından videolu haberler geliyor. Örneğin; ‘743 konutluk TOKİ projesinde yangın merdiveni yok!’ haberi gibi. Milletvekili Mehmet Tahtasız göndermiş. Çorum’da emekli vatandaşlar için yapılan ve 6 yıl sonra teslim edilen 743 konutluk TOKİ projesinde de yangın merdiveni olmadığı ortaya çıktı. Çorum TOKİ Slimkent konutlarının anahtar teslim töreni 14 ay önce yapılmasına rağmen eksikler giderilmedi. Çoğunlukla emekli vatandaşların oturduğu TOKİ Konutları’nda yangın merdiveni yok, yangın sensörleri aktif değil, okul yok, sağlık ocağı yok, cami var imamı yok, asansörler bozuk, evlerin içerisinde çok sayıda eksik var. Daha nesini sayalım? Bolu Kartalkaya’da yanarak ölen 79 vatandaşın acısı çok tazeyken 743 konutluk TOKİ projesinde yangın merdiveninin olmamasının kabul edilemez olduğunu dile getiren Çorumlular, ‘TOKİ nasıl olur da yangın merdiveni olmayan bir projeye onay verebilir? Slimkent konutlarında oturanların çoğu emekli vatandaşlarımız. Allah korusun bir yangın çıksa yaşanacak facianın boyutlarını düşünemiyoruz bile. Vatandaşlar 6 yıl bekledi. 2023 yılı Ekim ayında düzenlenen anahtar teslim töreni ile büyük bir şov yapıldı. Ancak gelin görün ki konutlardaki yangın merdiveni dahil hiçbir eksiklik giderilmedi. Konut sakinleri kaderine terk edildi’ diyorlar. Biliyorum: Aynen Bolu’da olduğu gibi herkes suçu birbirine atacak. Sonuçta ne mi olacak? Emeklilere, yeni bir yok çıkacak, ‘Şu kadar lira daha yangın merdiveni parası vereceksiniz?’ denilecek. Yani suçun ceremesini her zaman olduğu gibi emeklilerimiz çekecek. Projeyi yapanlar, onaylayanlar, bu işten pay çıkaran siyasiler, koltuklarını koruyanlar, yani herkes sütten çıkmış ak kaşık gibi olacaklar… Biz mi, ‘Bana dokunmayan yılan bin yaşasın!’ diye düşünerek, bizden kilometrelerce uzakta olan evlerinde oturan Çorumlu hak sahipleri emeklileri mi düşüneceğiz? *- KARŞIYA’DAKİ 60’LAR… Bir süre önce İzmir’in Karşıyaka’sında ’60 yaş üstündekilerin’ üniversite (Faktülte) diploma töreninden söz etmiştim. Torun sahibi, belli yaşın üzerindekilerin kolej öğrencileri gibi sevinçle keplerini fırlatmalarını anlatmaya çalışınca, bazı okurlarımdan ‘Bizim haberimiz olsaydı, biz de bu fırsatı kaçırmazdık!’ dediklerini de… Bizim çocukluk ve gençliğimizde, bir deniz tutkunumuz vardı, Sadun Bora isminde… Küçük teknesi ve eşi ile dünyayı dolaşırken, gittiği denizleri, limanları, ülkeleri, tekne yaşantılarını keyifle ve sanki kendimiz gibiyiz gibi heyecanla okur, gurur duyardık. Sanıyorum yakın zamanda Sadun Bora’yı, yaşamının sonu bölümlerini geçirdiği Bodrum’da kaybettiğimizi bir gazete haberinde okumuştum. Beni yıllar önce asıl merak ettiren konu şu idi: Bora çifti teknede dünyaya gelen çocuklarına, tahsilleri geri kalmasın diye, öğretmenlik de yapmış ve ilköğretimi yanlarında tamamlatmışlar haberi idi. Yani tekne hem yaşam alanı, hem okuldu. Anne ve baba da müdür ve öğretmen… Diplomalar da teknede bir törenle verilmişti. Bu nasıl olmuştu? Yani resmi bir okula gitmeden diploma verilir miydi? 60 yaşın üzerindekiler de Karşıyaka Belediyesi’nin üniversitesine nasıl kaydoluyor, kendilerine Belediye tarafından, nasıl ‘Milli eğitim tasdikli’ diploma veren akademiler gibi, belki de orta ve lise okul diplomaları olmayanlara ‘Yök’ün de kabul ettiği’ lisans diplomaları veriliyor muydu? Bence yakında bu da olacak gibi? Baksanıza sayısız Vakıf Üniversitelerimiz var… Neden? Her lise mezununun bir şekilde bir üniversite ve fakülte kazanmaları, hükümetlerin önemli bir sıkıntıyı üzerlerinden atmalarını sağlamak için değil mi? Bunlar aklımdan geçenler ve de beyin jimnastiği yapılması için yazdıklarım. Şimdi, ‘Atladım, haberim olmadı’ diyenlere yeni bir duyuru yapayım: *- İZMİR’DE 3, YAŞ ÜNİVERSİTESİ İzmir Büyükşehir Belediyesi, ileri yaş nüfusu Türkiye ortalamasının üzerinde olan İzmir’de yaşlı bireylere yönelik bütüncül bir yaklaşımla çalışmalar yürütüyor. Geçen kasım ayında İleri Yaş İzmir Eylem Planı hazırlayan İzmir Büyükşehir Belediyesi, planın maddelerini bir bir hayata geçirmeye başladı. Bu kapsamda Ege Geriatri Derneği (EGERDER) iş birliği ile 60 yaş ve üzeri bireyler için 3. Yaş Üniversitesi faaliyete geçirilecek. Sağlıklı ve aktif yaşlanmayı desteklemek, hayat boyu öğrenme fırsatlarını ileri yaşlara taşımak için açılacak 3. Yaş Üniversitesi, 60 yaş üstü yurttaşların hem zihinsel hem de fiziksel olarak aktif kalmasını ve hayatla daha güçlü bir bağ kurmasını amaçlıyor. İzmir’de 60 yaş üstü nüfus oranı yüzde 12,5 iken, 500 binin üzerinde ileri yaşlı bulunuyor. Bunun 100 bini ise 85 yaş üstündeki bireylerden oluşuyor. 11 Şubat itibariyle kapılarını açacak üniversiteye hiçbir ücret ödemeden başvuru yapılabiliyor. Üniversiteye kayıt olmak isteyen yurttaşlar İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 153 numaralı HİM (Hemşehri İletişim Merkezi) telefonunu arayabilir. *- HANGİ DERSLER OLACAK? Gönüllü akademisyen ve uzmanlar öğrencilere haftada 2 gün günde 3 ders olmak üzere 6 saat ders verecek. Ayrıca uygulamalı ve seçmeli dersler olacak. Sağlıklı Yaşlanma, Yaşlılıkta Sık Görülen Hastalıklar, Psikoloji, Hukuk, Tarih, Arkeoloji, İletişim, Fizik Tedavi ve Egzersiz, Palyatif Bakım ve Evde Bakım, Bahçe Bitkileri gibi derslerin olduğu eğitim programında erkekler için örgü, kadınlar için küçük tamirat, mutfak, Türk Halk ve Sanat Müziği Koroları, Halk Dansları, Psiko Drama, Yoga gibi uygulamalı derslerin verilmesi de planlanıyor. Bundan iyisi, herhalde söylendiği gibi ‘Kaymaklı Baklava!’ ya da ‘Kaymakla tel kadayif!’ Bakalım siyasette, ‘Kadayıfı kızarması için fırına veren politikacımızın ismini anımsayan olacak mı? *- BAŞKAN ANIMSATTI Geçenlerde yine yazmıştım. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın, son yerel seçimlerdeki vaatlerinden ve özellikle ‘hayati önem taşıyan şebeke suyunda yapmak istediği indirimden!’ Başkan Tugay, ‘Unutmadım!’ diyerek, belli periyotlarla indirimi sağlamak için yapacakları çalışmaları anlatmış ve özelikle ilçe belediyelerinin şebeke suyundan, yasa gereği pay aldıklarını ve buna karşı ellerinde bir imkân bulunmadığını, bu kararı çıkaranın da merkezi iktidar yani hükümet olduğunu belirterek, topu Ankara’ya atmıştı, aynen Körfez temizliğinde olduğu gibi… Sanıyorum bu açıklamayı duyan turizmciler de, kendilerini korumak ve anımsatma yapmak için, ‘fahiş su paraları bize anahtarları teslim ettirecek açıklamasını yaptılar. Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı, Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, İzmir’de uygulanan su, atık su, katı atık transfer ve bertaraf bedellerinin sektörü anahtar kapatacak duruma getirdiğini açıkladı. İşler İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın suya indirim vaadiyle geldiğini ama fiyatlara yapılan bindirimle sektörün belini büktüğünü dile getirdi. Büyük çoğunluğu ETİK Yönetim Kurulu üyelerinden oluşan, İzmir il merkezi ve ilçelerinden gelen turizmciler, Türkiye’nin en pahalı suyu ve buna bağlı olarak ödenen atık su bedelleri ile katı atık bertaraf bedelleri gündemiyle İzmir’de toplandı. Bölgede turizmin hedeflenen turist sayılarına ulaşamamasının nedenlerinden biri olarak yerel yönetimden kaynaklanan ekstra maliyetlerin rekabet gücünü zayıflatması olduğunun değerlendirildiği toplantı sonrası ETİK Başkanı İşler açıklamalarda bulundu. Turizmciler olarak bir komisyon oluşturduklarını, ilçe belediye başkanlarını ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkan ve yetkililerini ziyaret ederek belediyeler eliyle turizmi zora sokan uygulamaları örneklerle kendilerine anlatmak ve çözüm önerilerini aktarmak istediklerini belirten İşler İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’a da çağrıda bulundu. *- ‘TÜRKİYENİN EN PAHALI SUYU İZMİR’DE’ Mehmet İşler; “İzmir merkez ve ilçelerinden Ege Turistik Otelciler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) üyeleri olarak bir araya geldik. Tek gündem maddemiz, İzmir Turizminin ağır girdi kalemlerinden su, atık su ve katı atık transfer ve bertaraf bedelleriydi. Sayın Cemil Tugay seçim sırasında en dikkat çeken söylemlerinden biri olarak su paralarının indirileceğini vaat etmişti. Biz bu söze istinaden indirim bekledik. Kendisi bindirim yaptı. Öyle bir bindirim ki İzmirli turizmci yüzde yüzleri bulan fiyat artışlarıyla karşı karşıya kaldı. Turizm sektörü olarak çok zor bir dönemdeyiz. Su her yerde olduğu gibi turizmde de hayattır. Susuz hayat ta, turizm de olmaz. Su turizmin hem nitelik, hem sağlıklı olması için olmazsa olmazıdır. Turizmde İyi hizmetin, kaliteli hizmetin ana maddesi sudur. Hijyen için su kullanıyoruz. Havuzlarımız için su kullanıyoruz. Müşteri ve tesis temizliği için su kullanıyoruz. Biz tasarruf etmeye çalışsak ta müşterimizin kullandığı suyu kısıtlayamıyoruz. Havuzda buhar olup uçan suyu yerine koymak zorundayız. Türkiye’nin turizmde hedeflerine koşması, ihtiyacı olduğu dövizi kazanması, cari açıkları kapatması ve vatandaşın refahına katkıda bulunabilmesi için turizmcinin turizmin gereklerini yerine getirmesi gerekiyor. Tüm dünyadaki rakiplerimiz gibi yeterince su kullanıyoruz. Ama bu suyu onlardan pahalıya satın almak zorunda bırakılıyoruz.’ *- DUYDUKTAN SONRA Turizmci Mehmet İşler, Bolu Kartalkaya’da ki yangın faciasını toplantı sırasında öğrendiklerini, toplantıyı kısa kestiklerini, birlik üyeleri olarak zaten aldıkları önlemleri tekrar gözden geçireceklerini, tarif edilmez bir üzüntüyle yüreklerinin yandığını, ailelerin acısını paylaştıklarını, hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına ve milletimize başsağlığı dilediklerini sözlerine ekledi… *- DENİZLİ’DE EMEKLİ EVİM Denizli Büyükşehir Belediyesi, emeklilerin sosyalleşebileceği ve kaliteli zaman geçirebileceği kentin ilk emekli evini hizmete açtı. Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nun emekli yurttaşlara yönelik hazırladığı kentin ilk Emekli Evim’i, Altıntop Mahallesi Meserret bölgesinde bulunan Denizli Konağı’nda hizmet verecek. Geçim sıkıntısı çeken ve enflasyon altında ezilen emeklilerin keyifli ve sağlıklı bir yaşam sürmeleri için gayret ettiklerini belirten Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, emeklilerin sosyal aktivitelerini artıracak ve onlara günlük yaşamda daha aktif roller alabilecekleri bir ortam hazırlamanın mutluluğunu yaşadıklarını kaydetti. Başkan Çavuşoğlu, “Tüm derdimiz Denizli’de yüzü gülen büyüklerimiz, emeklilerimiz olsun, ekonomik krizin yükünü biraz olsun onların üzerinden aldığımız emeklilerimiz olsun. Bu şiarla, bu hevesle çalışmaya devam edeceğiz’ ifadelerini kullandı. *- DOLANDIRICILIK UYARISI Manisa Büyükşehir Belediyesi, son günlerde bazı şahısların belediyenin ve belediye yetkililerinin adını kullanarak vatandaşlardan telefon yoluyla para ya da ayni yarım talep ettiğine dair bilgiler üzerine bir açıklama yaptı. Bu tür dolandırıcılık girişimlerine karşı vatandaşların dikkatli olması gerektiği uyarısı yapılarak böyle bir durumla karşılaşılması halinde durumun emniyet birimlerine bildirilmesi istendi. Manisa Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamada, dolandırıcıların, belediyenin adını kullanarak ya da kendilerini ‘yönetici’ olarak tanıtarak para veya yardım toplama bahanesiyle aramalar yaptığı belirtildi. Bu yöntemle destek talebinde bulunanlara itibar edilmemesi istenirken ‘Manisa Büyükşehir Belediyesi olarak telefon veya mesaj yoluyla hiçbir şekilde ayni ya da nakdi yardım talebinde bulunmuyoruz. Değerli hemşehrilerimizin, sosyal medya veya telefon aracılığıyla kendilerini belediye yetkilisi olarak tanıtan kişilere kesinlikle itibar etmemelerini önemle hatırlatırız’ ifadelerine yer verildi. Öte yandan İçişleri Bakanlığı yeni yıl ile birlikte, 21 Ocak’ta, şu uyarıyı tekrarladı: ‘Telefonda kendisini, polis, asker, savcı olarak tanıtıp, ‘Adınız, FETÖ, PDY, PKK vb. TERÖR ÖRGÜTÜ SORUŞTURMASINA KARIŞTI’ diyerek, para ve altın isteyenlere inanmayın!’ *- TATLI ALDATMACALARA DİKKAT Dünyanın dört bir yanındaki tüketiciler Dubai’nin lüks çikolatalarının tadını çıkarmaya hevesli. Ancak siber suçlular, durumdan şüphelenmeyen alıcıları kandırmak için bu trendden yararlanıyor. Uzmanlar, artan taleple ilgili olarak güvenilir markaları taklit etmekten tamamen sahte vitrinler oluşturmaya kadar uzanan bir dizi dolandırıcılığı ortaya çıkardı. Kaspersky uzmanları, Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki tüketicileri hedef alan yeni bir dolandırıcılık kampanyası tespit etti. Siber suçlular, güvenilir teslimat hizmeti Deliveroo ve ünlü Dubai çikolatasının üreticisi Fix Dessert Chocolatier’i taklit eden sahte web siteleri oluşturdu. Siber suçlular, resmi mağazaların ve platformların görünümünü taklit ederek, tüketicilerin güvenini ve marka itibarını istismar ediyorlar ve şüphelenmeyen alıcıları hiçbir zaman teslim edilmeyecek çikolata ‘siparişleri’ için ödeme yapmaya ikna ediyorlar. Kaspersky Güvenlik Uzmanı Olga Svistunova, şunları söylüyor: “Dolandırıcılar genellikle trendlerden faydalanmakta hızlı davranır. Dubai çikolatası çılgınlığı bunun en iyi örneği. Tüketicilerin heyecanını ve köklü markalara olan güvenini avlayan taktikler kullanmak, siber suçluların başarılı olması için etkili bir yoldur. Tüketicilerin kendilerini korumak ve hayal kırıklığına uğramamak için ayrıntılara dikkat etmesi, çevrimiçi mağazaların gerçekliğini doğrulamak için zaman ayırması ve alışılmadık derecede cömert görünen tüm fırsatlara karşı dikkatli olması çok önemlidir. Bunlar aldatma amaçlı olarak tasarlanmış olabilir.” *- ÖNEMLİ İPUÇLARI Kaspersky, bu gibi dolandırıcılıkların kurbanı olmamak için aşağıdaki ipuçlarını öneriyor: • Web sitesinin gerçekliğini doğrulayın. Çevrimiçi alışveriş yapmadan önce URL’leri, alan adlarını ve müşteri yorumlarını kontrol edin. • İstenmeyen tekliflere karşı dikkatli olun. Dolandırıcılar genellikle kullanıcıları sahte sitelere yönlendirmek için açılır pencereler, reklamlar veya kimlik avı e-postaları kullanır. • Kişisel bilgilerinizi paylaşmaktan kaçının. Hassas bilgileri yalnızca güvenli, doğrulanmış platformlarla paylaşın. • Kapsamlı güvenlik çözümleri kullanın. Kaspersky Premium gibi güvenilir siber güvenlik yazılımları kimlik avı sitelerini engelleyebilir ve kötü amaçlı yazılım bulaşmalarını önleyebilir. *- İŞİ SIKI TUTUYOR Trump’ın göç kararnamelerinin odağında sınır güvenliği, sığınma kısıtlamaları ve sınırdışı uygulaması var. Başkan Trump’ın göçmenliğe ilişkin ilk icraatları arasında ABD’nin güney sınırında ulusal acil durum ilan edilmesi, silahlı kuvvetlerin konuşlandırılması, sınır duvarı inşaatının tamamlanması, sığınma ve doğuştan vatandaşlık hakkının sona erdirilmesi yer alıyor. *- TİCARET KAPISI YARATTI ABD’de tekrar erişime açılmasının üzerinden günler geçmesine rağmen bazı TikTok kullanıcılarının iPhone ve Android cihazlarından sildikleri uygulamayı yeniden indirememesi üzerine, uygulamanın yüklü olduğu söylenen cihazlar, 50 bin dolara varan fiyatlarla satışa çıkarıldı. *- İÇİMİZ YANIYOR, KİME NE? / YAŞAR EYİCE *- İÇİMİZ YANIYOR, KİME NE? / YAŞAR EYİCE — Yaşar EYİCE 0532 781 95 18 E-Posta: yasar.eyice@gmail.com Twitter: @Yeyicee Facebook: yasar.eyice.311 Share on Facebook Share Share on TwitterTweet Share on Pinterest Share Share on LinkedIn Share Share on Digg Share