FIRSATÇILARA HAYIR! / YAŞAR EYİCE EKONOMİ Genel KÖŞE YAZARLARI by admin - 6 Ağustos 20210 Sosyal Medyada PaylaşBir iki gün önce fırsatçılardan söz etmiştim… Yanmaz eldivenlerin, yangın söndürme tüplerinin 9 gün önce başlayan orman yangınları ile birlikte fiyatlarının nasıl tavan yaptığını yazmıştım. Fırsatçılar her zaman devrede oluyor… Bunlara ne ad takacağımı bilemiyorum… Urlalı bir vatandaşın, ‘Kemerköy Termik Santralı’nın yandığını ve İzmir’e elektrik veremeyeceği’ sorusuna, ‘Yanlış bilgi!’ dedim… Çünkü bizim sistemimiz ulusal, santrallar birbirine bağlı, biri devre dışı kalsa bile sistem çalışır… Sadece bir kez, beş yıl kadar önce, ne olduğunu ne bakan ne de bir yetkili dahil hiç kimse bilememe, Türkiye’nin büyük şehirleri dahil birçok yöresi uzun süre elektrik enerjisinden yararlanamamıştı. Kış ayları dahil elektrik kesintileri yıllardır bizim sorunumuz oldu. Orman yangını öncesinde de şikâyetler hep var. 1977 yılında ‘En büyük sorun nedir?’ diye bir anket sorusu ile karşılaşmıştım… Bin denek seçmişler… Belki de daha az… Sadece ben ve İzmir Milletvekili Gazeteci Akın Simav ‘Enerji’ yanıtını vermiştik… Çünkü bu yüzden sanayi (üretim) durmuştu… Esnaf da, sanatkâr da tavla oynuyordu… Hatta ‘tavla’ ile ilgili iddialar oluyor, köşe yazarları başka sorun yokmuş gibi ‘tavla’ üzerine yazılar, yorumlar yapıyorlardı. Bir gurmenin ‘Menemen soğanlı mı, soğansız mı olmalı?’ sorusunu ortaya atıp, binlerce hatta milyonlarca kişinin bir soruya dikkatinin nasıl çekileceğinin örneğini verdiği gibi… *- İŞLERİ BU! Bir Alman şirketi var… Bunun gibi başkaları da vardır… Dolaylı yönden bizim ve dolayısıyla bağlantılı olarak Alman şirketlerinin de fırsatı değerlendirmesi için çalışıyor… Bunu bir başka yazıda anlatırım… Bu arada bir iletişim danışmanlığının verdiği haber şu: ‘Türkiye son yılların en sıcak ve kurak yaz mevsimini yaşarken, bu durumun sonucu olarak elektrik tüketiminde rekorlar kırılıyor. Muğla-Milas’ta devam eden yangınla birlikte 630 Megavat kurulu gücündeki Kemerköy Termik Santrali’nin devreden çıkması, yaz aylarında hidroelektrik santrallerde yaşanan kapasite düşüşü ile birlikte elektrik enerjisinde arz-talep dengesizliği elektrik kesintilerini beraberinde getiriyor. Enerji Sanayicileri ve İş Adamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Alper Kalaycı bu noktada dikkat çekici bir öneri getirdi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na (EPDK) çağrıda bulunan Kalaycı, yenilenebilir enerji santrallerinde bin Megavatlık atıl kapasitenin hemen devreye alınabileceğine işaret etti.’ İlk algı nedir? Gayet masum bir haber… Başkan da tabii ki üyelerinin haklarını koruyacak… Ama; Peki bu santraller neden bugüne kadar devreye alınmamış? Mutlaka eksikleri vardır… Mutlaka yasanın emirlerini yerine getirmemişlerdir.. Mutlaka kurallara uymamışlardır… Teknik kısmını bakanlık yetkilileri bilir… Öncelikle şunu belirteyim: Türkiye hukuk devletidir… ‘Yaptım, ettim!’ ile yönetilemez ve her isteyenin her dediği de olmaz! Çünkü hesap mercileri de vardır… Bunu herkesin bilmesinde ve aklına sokmasında yarar görüyorum… Birçok kişinin, kurumun ve hatta sanayici ile sözde girişimcilerin sonraki hallerini, ‘Güvendikleri dağlara kar yağdığını’ gördük, yaşadık… Bunları neden aklıma getirdim… Konuyla ilgili olarak İzmir’den bir örnek vereyim; *- ÜÇ GÜN ÖNCE Esen Fatma Kabadayı Whiting, Madeleine Staaf Kura ile birlikte bana mahkeme kararı ile birlikte 3 Ağustos’ta şu bilgiyi, bilirkişi raporunu gönderdi; Sözleri mahkemelik oldukları A.V.R. ile ilgili… ‘… ilk günlerde söylediğimiz gibi ticari ve finansal itibarı ile birlikte Sarınç Vadimize (Çeşme) gömülmüştür! Ne yaptılarsa dikiş tutmadı, tutmuyor, tutmayacak. Er geç topraklarımızı utanç ile terk edecekler! Aşağıda 1.si iptal edilen imar planının ardından askıya çıkan ve itirazlarımız göz ardı edilerek yürürlüğe giren imar planının bilirkişi raporunu okuyunuz. Çeşme’nin ve halkın lehine inci gibi bir rapor! Emeği geçenleri tebrik ediyor; ‘yapacak bir şey yok’ zihniyetini bir kez daha tokatlıyorum! Bu plan iptal olunca santrali mühürlemeye gücü ve cesareti yetmeyecek acizleri şimdiden uyarıyorum! ‘Çeşme’yi gerçekten sevebilecek yürek kimde var?’ herkes biliyor!’ Bilirkişi raporu zehir zemberek gibi… Yani dev şirketlerden değil vatandaştan yana… Selma Artar da bu habere şöyle yorum yapmış: ‘Bu kadar yangından sonra çok iyi geldi bu haber İzninizle paylaşım yapıyorum Esen Hanım…’ Ben de şunu ilave etmek istiyorum; RES’lerde en önemli maddelerden biri de ‘yer seçimi’ dir. Yani ‘Burası güzel, havadar, tribünler döner biz de köşeyi döneriz!’ zihniyeti artık geçerli değildir… Ya da ‘Yatırım yapıyoruz, elektriksiz mi kalalım?’ diyerek kendilerini vatansever gösterenlerin aslında gelecek nesillere ne kadar büyük zararlar verdikleri, borçlandırdıkları da ortadadır. Bunlar bir fukaranın karnını bile doyurmazlar, çünkü sadece kendi saadetlerini düşünürler… Daha ağır laflar ve hatta bazı rüşvet olaylarından söz edeceğim ama şimdi yeri değil… Zaten halk ‘Önce can!’ diyenlere gerekli yanıtı veriyor… Şunu da ilave etmek istiyorum: Doğru, dürüst çalışana, emeğinin karşılığını isteyene her şey helal olsun… Ama fırsatçılara hayır! Türkiye’de hâkimler de vardır, Berlin’de olduğu gibi, mahkemeler de… Bu söz herhalde birilerine bir şeyleri anımsatıyordur… *- — Yaşar EYİCE 0532 781 95 18 E-Posta: yasar.eyice@gmail.com Twitter: @Yeyicee Facebook: yasar.eyice.311 Share on Facebook Share Share on TwitterTweet Share on Pinterest Share Share on LinkedIn Share Share on Digg Share