Buradasınız
Anasayfa > ASAYİS > Cumhurbaşkanına suikast girişimi davası

Cumhurbaşkanına suikast girişimi davası

Sosyal Medyada Paylaş

Muğla 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden ’Cumhurbaşkanına Suikast Girişimi Davası’ sanıklarından eski SAT personeli Ali Sarıbey esasa ilişkin savunmasını yapıyor. Telefonundan, FETÖ’nün gizli haberleşme programı ByLock çıkan sanık Sarıbey, bu programı kullanmadığını ileri sürerken, “Bu hain örgüt büyük bir gizlilik içinde devletin her kurumuna sızarak üyelerini gizlemişti” dedi.
15 Temmuz günü mesai bitiminde sanıklardan Haldun Gülmez’in kendisini telefonla aradığını söyleyen sanık Sarıbey, “SAT Komutanı Özay Cödel’in aradığını, bir görev olduğunu bu göreve Haldun Gülmez ve benim seçildiğimi söyledi. Yolda Gülmez ile görev hakkında konuştuğumda içeriğini tam bilmediğini anladım. Helikopter kalkmadan önce Özay Cödel’i telefonla aradık ancak kendisine ulaşamadık. İzmir Çiğli’ye indiğimizde general rütbesindeki Sönmezateş en rütbeli isimdi. Bizi topladı ve ’Türk Silahlı Kuvvetleri şu andan itibaren yönetime el koydu. Bundan sonra ben dahil herkes emirleri Genelkurmay Başkanlığı’ndan alıyor’ dedi. Ben de bu sözleri darbenin yapıldığını ve yönetime el konuldu olarak algıladım. Konuşmalar arasında bir koyda VIP bir kişinin alınacağını duydum. Bunu Gökhan Şahin Sönmezateş söylüyordu. Gidilecek yerin bir koy olması ve oradan Cumhurbaşkanı’nın alınacağı aklımın ucundan geçmiyordu. Ben Cumhurbaşkanı’nın Ankara’da olduğunu düşünmüştüm” dedi.
Marmaris’e geldiklerinde helikopterden indikten sonra tek sıra halinde iken ön sıradaki kişinin bir siville konuştuğunu ve o kişiyi takip ettiklerini açıklayan Sarıbey, “Sivil kişiyi takip ederek olay mahalline intikal ettik. Bir sis bulutunun içine girdik ve silah sesleri gelmeye başladı. Polislerin teslim olmasının ardından Case de Maris Oteli’nin önüne geldik. Ön gruptaki kişilerin polislere ’Cumhurbaşkanı nerede’ diye sorduklarını duyunca VIP kişinin Cumhurbaşkanı olduğunu anladım. Artık yapılabilecek, benim yapabileceğim bir şey yoktu. Tek yapılacak şey oradan ayrılmaktı” şeklinde konuştu.
FETÖ üyeliği konusunda iddianamede 8 kriter bulunduğunu söyleyen sanık Sarıbey, “88 kriter ekleseniz de böyle eli kanlı hain örgüte üye olmam mümkün değildir. ByLock kullandığım hakkındaki iddialar da sadece bir kağıttan ibarettir. Bu hain örgüt büyük bir gizlilik içinde devletin her kurumuna sızarak üyelerini gizlemiştir. Her yolu mubah gören bu örgüt benim gibi vatanını seven Atatürkçü kişileri ByLock listesine eklemiş olabilir. Bu yüzden bu suçlamayı kabul etmiyorum” diye konuştu.
Sarıbey, savunması sırasında Marmaris’te şehit olan polis memuru Nedip Cengiz Eker ile ilgili tutulan ölüm raporu, saati, hastane kayıtlarında büyük çelişkiler bulunduğunu söyledi. Bunun üzerine mahkeme salonunda bulunan şehit polis memuru Nedip Cengiz Eker’in babası Nihat Eker, Cumhurbaşkanı avukatlarından Halit Çokan aracılığı ile mahkeme başkanına, “Oğlum ile o gece saat 01.45’te ben, saat 02.00 sıralarında kız kardeşi görüştü. Bu görüşmeler HTS kayıtları ile mevcuttur. Kayıtları mahkemeye sunabiliriz” dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ, “Dosyada her şey netleşti zaten. Herhangi bir sorun yok. Ama elinizde böyle bir kayıt varsa mahkemeye sunarsanız sanıkların şüphesini gidermiş olursunuz” dedi.

Bir yanıt yazın

Top