BİRAZINI MAKASLADIM / YAŞAR EYİCE KÖŞE YAZARLARI by admin - 14 Aralık 20210 Sosyal Medyada Paylaş İbrahim Peker ödüllü bir gazeteci… Kıbrıs kahramanlarından… Gençliğinde iyi bir sporcu, başarılı bir voleybolcu idi… Çarşı Pazar üzerine en önemli uzmanlardan biri… Halkın sorunlarını, sorun edinen, kibar olduğu kadar da araştırmacı bir arkadaşımız… Tecrübelerini şöyle paylaşıyor: ‘Dostuna küsen, düşmanıyla yatıp kalkıyor, Menfaati biten masadan kalkıyor, Çekemeyen arkandan konuşuyor, Yaşanmamışlar yaşanmış gibi anlatılıyor, Herkes herkesle çok samimi ama kimse birbirini sevmiyor!’ Eminim bu yazdıklarının hepsine, benim gibi birden çok, hem de ‘üstat’ ya da ‘duayen’ veya ‘Hayırsever’ diye etrafta dolaşan çok örnek verebilir. İbrahim Peker’in bu yazdıkları zaten hemen hepimizi ilgilendiren ve bildiği bir konu… Yine hepimizin değil de önemli bir grubun örneğin ‘tecrübelilerin’ bildiği ve konuştuğu bir konuyu da Foçalı yine usta olduğu kadar gözü pek gazeteci arkadaşım Servet Vural anımsatmış.. Herhalde son zamanlarda hep ‘X-Y-Z’ kuşakları konuşuluyor ya bundan esinlenmiş olabilir… *- FAZLASI VAR… “Ha bire ‘65 yaş üstündekiler!’ diyorsunuz ya; Bizler ilkokulda yurt bilgisi, lisede mantık sosyoloji, felsefe, okuyan, ilk ve ortaokul ile liseyi karne notu kaç olursa olsun bitirme sınavına girerek bitirmiş bir nesiliz… Onun için biz; ‘Kim 500 milyar ister?’ programında 15 bin lirayı hiç joker kullanmadan %90 kazanabilen nesiliz. Biz; her dönem 3 yazılı sözlü imtihan olan nesiliz… Biz; kopya çeken ama kopya hazırlarken öğrenen bir nesiliz… Biz; anasını babasını bakım evine terk etmeyen; yakınının, dostum dediğinin cenazesine ‘tatildeyim!’ diye gelmeyen nesil değiliz… Biz; şahsiyet sahibi olması için her şeyden sorumlu tutulan, kendine güvenen, sevgiyi saygıyı fedakârlığı, dostluğu, vefa duygusunu, yerine göre başkalarının yasamı için kendi yasam tarzından fedakârlık eden nesiliz… Biz; arkadaşımızın ailesini kendi ailemiz kabul eden yaşam anlayışını buna göre dizayn eden, psikologlarla, pedagoglarla şekillendirilen değil, psikolojik sorunlarını aile ve mahalle ilişkileri içinde parasız çözen, anasına babasına ailesine egosundan fedakarlık edip maddi manevi kol kanat geren nesiliz… Biz; bugün kırk yıllık arkadaşlarını köşe bucak arayan onlarla birliktelikten zevk alan, öğretmeninin elini öpmek için yarışan nesiliz… Biz; semt çocukluğunu, mahalle terbiyesini büyüklere saygıyı görmüş, kabadayı dediğimiz mahallenin bilekli ve yürekli delikanlısını bizi soyan, taciz eden değil, bizi koruyan kollayan bir ağabey olarak bilen bir nesiliz… Biz, misketi (cinncibiri), çemberi, uçurtmayı, birdirbiri, topacı, uzun eşeği, kukalı saklambacı, üç taşı, gazoz kapağı, sigara kağıdı ile ceviz oyunu, kovalamacayı, ip atlamayı, seksek’i, üçgen (şeytan uçurtması) uçurtmayı, çivili futbolu, 9 taşı, yakan topu oyun olarak bilen, futbolu, voleybolu, basketi, yüzmeyi tüm imkansızlıklara rağmen spor olarak yapan bir nesiliz… Biz; dışarıda yemek yemenin çok nadir olduğu, ağız şapırdatmanın ayıplandığı, her lokmanın eşit paylaşıldığı, çay bardağındaki şekerin kaşıkla karıştırılırken çıkan sesin yüksek olmasının ayıp olduğu bir nesiliz… Damak tadı güzelim Türk mutfağına göre, anne ellerine göre ayarlanmış insanlarız… Biz; lise mezunu arkadaşlarımızın bugünkü üniversite mezunlarının yanında doktora yapmış bir insan kalitesinde olduğu bir neslin çocuklarıyız… Siz, bizim nesli küçümsemeyin çünkü biz öyle yetiştirildik ki; maskemizi de takar, mesafemizi de korur, kalabalıklara girmez, hem kendimizi hem sizleri koruruz…’ Bence, Gazeteci Servet Vural’ın da anımsattığı gibi ‘Bizim nesil’e benzemeye çalışın… Belki o zaman Türkiye darboğazdan da, iç ve dış düşmanlardan da kurtulur… Eminim ‘Ben duymuştum!’ diyenler de ‘eline, beynine sağlık’ diyenler de olacaktır. Ki, ben yerim ve okuyucularımın sabrına ve sağduyularına güveniyorum… *- İŞBİRLİĞİ PROTOKOLU İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile İzmir Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü arasında öğrencilerin sosyal, bilişsel gelişimlerini desteklemek, devinimsel gelişimlerini belirlemek, öğrencileri okul sporlarına dahil etmek, kulüpler ile işbirliği yaparak öğrencilerin aktif katılımını sağlamak ve farklı spor branşlarında yarışmaya yönelik sporcular yetiştirmek amacıyla ‘Sportif ve Sosyal Sorumluluk İşbirliği Protokolü’ imzalandı. İmza törenine İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Murat Mücahit Yentür, İzmir Gençlik ve Spor İl Müdürü Murat Eskici, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcıları, şube müdürleri ve beden eğitimi öğretmenleri katıldı. Protokol kapsamında Gençlik ve Spor Bakanlığının öncülüğünde, farklı spor federasyonları ile yapılacak işbirliği, üniversitelerin spor bilimleri fakülteleri, kamu kurum ve kuruluşları, belediyeler ve sivil toplum örgütlerinin katkılarıyla belirlenecek çeşitli projelerin uygulanma aşamalarındaki ayrıntıların planlanarak sistemin etkin ve kesintisiz sürdürülmesi sağlanacak. Protokolün hedefleri arasında öğrencileri bağımlılık riski taşıyan davranışlardan korumak ve İzmir ilinin farklı spor branşlarındaki etkinliğini ve başarısını arttırmak yer alıyor. Okul spor faaliyetlerinin arttırılması, okul spor faaliyetlerine katılan öğrenci sayısının artırılarak katılımlarının niteliklerinin geliştirilmesi, projeye dahil edilen gençlerin farklı spor branşları ile tanıştırılması, dezavantajlı gruplara özel proje ve eğitimlerin planlanması, okul veli öğrenci kulüp işbirliğinin geliştirilmesi, lisanslı sporcu sayılarının arttırılması gibi birçok hedefi kapsayan bu protokol gereği gençlik kampları düzenlemek, doğa yürüyüşleri, çevre temizliği, doğada yaşam, hayvanların korunması gibi sosyal sorumluluk projeleri planlanıyor. Öğrenciler bu sayede spor olgusunun; özgüven, disiplin, ahlak, yaratıcılık, fair play, arkadaşlık duyguları, vatan sevgisi, olimpizm gibi kazanımlarını elde edecek. *- Share on Facebook Share Share on TwitterTweet Share on Pinterest Share Share on LinkedIn Share Share on Digg Share